ana_sayfa
FAALİYETLER
Yazılı Soru Önergeleri
Genel Kurul Soruları
Kanun Teklifleri
Sözlü Soru Önergeleri
Makalelerim
Genel Kurul Konuşmaları
Yazılı S.Ö.(Cevaplanan)
Meclis Araştırma Önergeleri
Genel Kurul Konumalar > 506 sıra sayılı Yüksek Öğretim Kurumları Teşkilatı Kanunu ile Bazı Kanun ve Kanun Hükmündeki Kararnamelerde Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Tasarısı hakkında konuşması
13.07.2010
506 sıra sayılı Yüksek Öğretim Kurumları Teşkilatı Kanunu ile Bazı Kanun ve Kanun Hükmündeki Kararnamelerde Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Tasarısı hakkında konuşması

YILMAZ TANKUT (Adana) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; hepinizi saygıyla selamlıyorum.

Değerli arkadaşlar, akademik eğitim ve öğretim elbette son derece önemlidir. Dolayısıyla bizim yeni üniversite açılmasına karşı olmamız elbette mümkün değildir. Bu çerçevede, yükseköğrenim gören gençlerimizin sayısının fazlalaşması için de üniversite sayılarının artırılması gerekmektedir. Ancak, bu yapılırken hedef ve amacın iyi tespit edilmesi, ihtiyacın iyi tahlil edilmesi icap etmektedir diye düşünmekteyiz. Yoksa, bu ihtiyaçlar dikkate alınmadan açılacak her üniversitenin, diplomalı üniversiteli sayısını artırmaktan başka, başka bir ifadeyle diplomalı işsiz sayısını çoğaltmaktan başka hiçbir katkısı olmayacaktır. Diğer taraftan, çok önemli bir husus da eğitim ve öğretimde var olan mevcut kalitenin sürdürülebilir olup olmadığıdır. Dahası, yeni bir üniversitenin, mevcudu korumaktan öte var olan kaliteyi yükseltip yükseltmeyeceğidir.

Değerli arkadaşlar, özel üniversitelerden daha ucuz eğitim imkânı olduğu için devlet üniversitelerinin çoğalması, özellikle dar gelirli vatandaşlarımızın ortak arzu ve beklentisidir. Bu bağlamda, bugün görüşmekte olduğumuz yedi ilimize yedi devlet üniversitesi kurulmasına dair bu kanun tasarısı ilk bakışta vatandaşlarımız için güzel bir haber gibi gözükse de bu tasarrufun az önce ifade ettiğim hususlar çerçevesinde değerlendirilmesini yüce Meclisin ve aziz milletimizin takdirlerine sunuyorum.

Bu noktada bazı hususları, bazı çarpıklıkları da yüce Meclisin huzurunda sizlerle paylaşmak istiyorum: Yedi yeni devlet üniversitesinin kurulacağı iller belirlenirken, illerin tespitinde, nüfus, talep ve ihtiyaçların dikkate alınmadığı gözlemlenmektedir. İstanbul, Ankara, İzmir, Bursa, Konya, Kayseri ve Erzurum'da yedi devlet üniversitesinin kurulması yönündeki tasarrufun, diğer illerin durumu dikkate alındığında, çok adil ve hakkaniyete uygun olduğu söylenemez. Gönül isterdi ki adı geçen illerimizde çok daha fazla üniversitemiz bulunsun, yine gönül ister ki bütün illerimiz üniversite sahibi olsun ancak söz konusu üniversiteler kurulurken illerin gerçek ihtiyaçları da dikkate alınsın.

Kurulacak yedi yeni üniversitenin il seçiminde hakkaniyet ölçüsünün kaçtığını bir örnekle izah etmek istiyorum ve bu örneğe seçim bölgem olan Adana'yı göstermem ise kesinlikle abartı olmayacaktır.Değerli arkadaşlar, daha önce de, geçtiğimiz nisan ayında bu kürsüden yaptığım konuşmada altını çizerek belirttiğim gibi ülkemizin en önemli ve büyük kentlerinden birisi olan Adana'da sadece bir üniversite bulunmaktadır. 2 milyon nüfuslu ilimizde ikinci, hatta üçüncü bir üniversite ihtiyacı had safhadadır. Çünkü, Adana, ülkemizin en büyük illerinden birisidir ve devamlı iç göç almaktadır. Çevresinde Osmaniye, Hatay, Mersin, Niğde başta olmak üzere pek çok ilimiz ile ulaşımda, ticarette, eğitimde doğrudan ya da dolaylı ama sürekli bir ilişki içerisindedir. Eğitimin yapıldığı mevsimlerdeki ılıman iklimi, ulaşım imkânları, bereketli toprakları, özellikle soğuk illerimize göre daha kolay yaşanabilir olması bu kentimizi yükseköğrenim görmek isteyen gençlerimiz için de cazip kılmaktadır. Ancak Adana'da, benim de mezunlarından birisi olarak büyük mutluluk ve onur duyduğum, sadece Çukurova Üniversitesi bulunmaktadır. 33 bin civarında öğrencinin eğitim gördüğü bu ilim yuvası, çevre ve hatta uzak illerimizin de baskısı altında olan 2 milyonluk bir kentte takdir edersiniz ki asla yeterli olmamaktadır. Bazı rakamlara bakıldığında da belirlenen yedi ilimize karşılık Adana'nın dışarıda tutulmasının asla adil olmadığı çok net bir şekilde ortaya çıkmaktadır.

Değerli arkadaşlar, bakınız, Ankara'da, İstanbul'da ortalama 300 bin kişiye bir üniversite düşmektedir. Diğer taraftan, yeni kurulacak üniversitelerle birlikte İzmir'de 552 bin, Konya'da 500 bin, Erzurum'da 400 bin, Kayseri'de 400 bin ve Bursa'da 1 milyon 250 bin kişiye bir üniversite düşecektir ve ne yazık ki toprağından bolluk ve bereket fışkıran, güneyin incisi, tarım ve sanayi kenti olan Adana'da ise 2 milyon kişiye bir üniversite düşmektedir. Adı geçen illerimizin bir kısmı gerçekten yeni bir üniversiteye ihtiyaç duyabilir ve bizim buna hiçbir itirazımız da olamaz. Ancak bazı illerimizde de fazlasıyla bir pozitif kayırmacılık yapıldığı, diğer taraftan Adana örneğini dikkate aldığımızda ise Adana'ya fazlasıyla negatif bir ayrımcılık yapıldığı da çok net olarak gözükmektedir.

MUHYETTİN AKSAK (Erzurum) - Sayın Vekilim, ayıp oluyor! Ayıp oluyor! Erzurum'a üniversite kurulmasına karşı mı çıkıyorsun?
YILMAZ TANKUT (Devamla) - İyice dinle ona göre.
MUHYETTİN AKSAK (Erzurum) - Dinliyorum, dinliyorum!
YILMAZ TANKUT (Devamla) - Üniversite kurulmasına karşı değiliz. Sen önce zihnini bir yokla, ondan sonra…
MUHYETTİN AKSAK (Erzurum) - Çok ayıp oluyor!
YILMAZ TANKUT (Devamla) - Anla, ne konuştuğumu anla!. Oradan laf atma, anla önce bir! Önce bir anla!
MUHYETTİN AKSAK (Erzurum) - Adana'ya iste ama Erzurum'a karşı çıkma!
YILMAZ TANKUT (Devamla) - Şimdi, buradan Sayın Bakana sormak istiyorum…
NECATİ ÖZENSOY (Bursa) - Üniversite istediğini söylüyor, üniversiteye karşı çıkmadığını söylüyor; sen hâlâ ne diyorsun?
OKTAY VURAL (İzmir) - Anlamıyor ki!
YILMAZ TANKUT (Devamla) - İllere yeni devlet üniversitesi kurulurken hangi ölçütler dikkate alınmaktadır? Mevcut istatistikler çerçevesinde Kayseri'ye ve diğer bazı illerimize sağlanan bu özel ayrıcalığın nedeni nedir? Mevcut istatistikler ve konumu itibarıyla Adana, yedi il arasında niçin yoktur ve Adana'ya yapılan bu haksızlığın özel bir sebebi var mıdır? Bu sorular, sadece benim değil, 2 milyon Adanalı vatandaşımızın kafasındaki suallerdir.

Sayın milletvekilleri, bugün kuruluş yasaları görüşülen devlet üniversiteleri konusunda Adana'nın AKP İktidarı tarafından dikkate alınmadığı çok açık seçik ortaya çıkmıştır.

AKP'nin Adana milletvekili olan arkadaşlarımıza, buradan, tıpkı geçen konuşmamda yaptığım gibi, bir çağrıda bulunmak istiyorum: Adana'ya yapılan bu haksızlığa değerli arkadaşlar lütfen sessiz kalmayınız ve Adana'nın hakkı olan ikinci bir devlet üniversitesinin kuruluşuna geliniz önderlik ediniz ve işte Meclis, işte kürsü, işte mikrofon; susmayınız, geliniz ve bu haksızlığa karşı olduğunuzu samimi olarak ilan ediniz. Böyle yapınız ki Adanalı hemşehrilerimiz de, biz de sizleri alkışlayalım.

Ve son olarak geçmişte bütün uygulamalarından şikâyetçi olduğunuz YÖK ile ilgili olarak kamuoyunda süslü püslü sözlerle ilan etmeye çalıştığınız anayasa değişiklik paketine bu kurumla ilgili hiçbir düzenleme koymamış olmanız da siyasetinizin sahte ve samimiyetsiz olduğunun bir ispatıdır diyor, hepinizi saygıyla selamlıyorum. (MHP sıralarından alkışlar)

BAŞKAN - Teşekkür ediyorum Sayın Tankut.
MUHYETTİN AKSAK (Erzurum) - Adana'ya üniversite kurulmasını isteyebilirsin, Erzurum'a kurulmasına niye karşı çıkıyorsun?
YILMAZ TANKUT (Adana) - Sen önce dinle beni, ondan sonra bana laf at!
MUHYETTİN AKSAK (Erzurum) - Ben dinledim, dinledim!
YILMAZ TANKUT (Adana) - Ne dinledin, ne anladın?

,